Tek Doz Dijital‘de yayınlanan yazım….
İnternet, hayatımızı sararken, bir kavram da hayatımıza girdi: Sosyal Medya
Şuan hayatımızın her noktasında internet, her noktasında sosyal medya ve hemen hemen her şey bir tık uzaklıkta…
Günümüzün en popüler kavramlarından biri olan sosyal medya, herkesin diline takılmış gidiyor. Eskiden bildiğimiz bir medya vardı. Bu medyada sadece televizyon, radyo, gazete ve dergiler vardı. O medya alanlarının ürettiklerini bizler tüketirdik. Sosyal medya ise, bence internetin tam kendisidir. Facebook, Twitter, Linkedin, bloglar, sözlükler vs sayesinde birçok kişi üretebilip paylaşabiliyor ve internet kullanan herkes bu üretilene katılabiliyor. Artık üretenler de, tüketenler de bizleriz.
Herkesin bildiği gibi internet kullanımı ve özellikle mobil internet kullanımı hızla artmaktadır. Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) 2012 verilerini incelediğimizde, tabloda da görüldüğü gibi, 2012 sonunda genişbant internet abone sayısı 18 milyonu aşmıştır. Bu artışın büyük payını da mobil internet (cepten ve bilgisayardan) oluşturmaktadır. İşte mobil internetin kullanıldığı, akıllı adı verilen telefonlar etrafımızı sarmış, ellerimizde dolaşır durumdadır.
Peki internet kulanımının bu kadar hızlı artışının ve daha kolay ulaşımının sağlık alanına yansıması nasıl? Social Touch’ın yaptığı bir anket çalışmasında veriler çok dikkat çekicidir. Ankete katılanların %83.9’u ilaçlarla ilgili bilgi almak için internete başvurmaktadır. %56.1’i bir doktor ilaç yazdıktan sonra, ilacı kullanmadan önce internette ilaç ile alakalı bilgileri araştırmaktadır. %39.5’i internette ilaç hakkında karşısına çıkan bilgiler ile o ilacı almayı bırakmaktadır.
Bir şikayeti olan hasta, artık doktora gitmeden önce google arama motoruna uğramaktadır. Demin bahsettiğim ankette de görüldüğü gibi, artık birçok kişi herhangi bir sağlık sorunu olduğunda öncelikli olarak internette araştırmaktadır.
İnternet ortamının birçok platformunda yer alan bir hekim olarak, şu olumsuz tabloyu görmekteyim. İnternet ortamında, sosyal medyada, web sayfalarında sağlık alanında çok fazla bilgi kirliliği bulunmaktadır. Özellikle hekim olmayan, bir hastalığın tedavisi sorumluluğunu üzerine almakta yeteri kadar bilgisi ve yetkisi olmayan kişilerin vermiş olduğu bilgiler, bahsettiğim bilgi kirliliğine sebep olmaktadır. Bu bilgi kirliliği sonucunda, hekimlerin vermiş olduğu tedaviler, hasta tarafından bırakılmaktadır. Demin bahsettiğim ankette de görüldüğü gibi, internet ortamındaki bir bilgi hastalığın etkin tedavisini değiştirebilmekte ve hastalıkların olumsuz yönde ilerlemesine sebep olmaktadır.
Onkoloji alanında görev alan bir doktorum. Bir kanser tipinin tedavisi varken, ameliyat ve/veya kemoterapi ile tamamiyle iyileşecek bir durumu varken, internetteki bilgiler ışığında farklı farklı yollara gidip, işe yaradığı belli olmayan ürünler kullanıp, kanseri son döneme gelmiş ve artık hiçbir çözümü olmayan hastaları çok sık görmekteyim.
Sağlık ve internet bu kadar iç içeyken ve sosyal medyada yer alan kişi sayısı hızla artarken, biz doktorlar, sosyal medyada ne durumdayız?
Sosyal medya danışmanlığı yaptığımdan dolayı, zamanım el verdiğince sosyal medya içerisinde yer alan birçok platforma katılmakta ve takip etmekteyim. Sosyal medyada şuan üreten, sağlık sorunları olan kişileri doğru yönlendirmek adına bilgilerini paylaşan hekim sayısının gerçekten az olduğunu görmekteyim.
Sosyal medya ve özellikle facebook, twitter, sağlık problemleri olan kişileri doğru yönlendirme adına çok önemli platformlardır. Mobil internet kullanımının hızla artması ile bu önem daha da artmış durumdadır.
Sosyal medyada yer alan doktorları gözlemlediğimde de, birçoğu sosyal açıdan paylaşımlar yapmaktadır. Bu da çok doğaldır. Çok yoğun ve bunaltıcı ortamlarda görev almaktayız, mesleğimizin üzerimizde yarattığı negatifliği atmak adına, güzel paylaşımlarda bulunmak gayet normal bir harekettir. Mesleğimizin yoğunluğundan dolayı da, sosyal medyada tıp adına aktif çabalar göstermek, bir şeyler üretmek ve paylaşmak için çok da zaman bulamamamız doğaldır. Evet yoğun çalışıyoruz, ama bir taraftan birçok hekim, mobil internet kullanmaktadır. Hem sosyal medyada paylaşımlarda bulunmakta, hem de sosyal medyadan gündemi takip etmektedir.
Bence hekimler, sosyal medyada hem meslekleri için hem de bilgilerinin değerini daha da artırmak, sağlık problemleri olan kişilerin doğru adımlar atması için daha etkin rol almalılardır. Biz hekimler, mesleğimizi yaparken birçok sıkıntı yaşamaktayız ve bu sıkıntıları aşmak için öncelikle iyi bir iletişim ve birliktelik sağlamalıyız. Bunu da sosyal medya üzerinden çok rahatlıkla yapabiliriz.
İnternet ve sosyal medya kullanımı bu kadar artarken, sağlık alanında da sosyal medya kavramının iyi oturması, bu alanda etkin, yararlı, çıkarsız adımlar atılması gerekmektedir. Çıkarsız adımlar olması gerektiğinin üzerini vurgulamak isterim.
Şuana kadar sosyal medyada, sağlık ile ilgili adımlar atıldı ama yeterli olmadığını düşünmekteyim. Peki neler yapılmalı ve nasıl adımlar atılmalıdır?
Hekimler zamanları ölçüsünde, hekim kimlikleriyle veya bulundukları branş ile ilgili facebook ve twitter gibi sosyal medya alanlarında sayfa açmalılardır. Bu sayfa ve üyeliklerle, bilgilerini bu alanda paylaşmalılardır. Böylece, internet ortamında, sosyal medyada insanlar daha doğru bilgiye ulaşabilirler, daha doğru tedavilere yol alabilirler. Ayrıca hekim de kendi hastalarına, daha hızlı ve etkin bir şekilde ulaşabilecektir.
Sosyal medyada, internette doğru tıbbi bilgiye ve yönlendirmeye ulaşma konusunda en büyük sorumluluk sağlık alanındaki branş derneklerine düşmektedir. Ayrıca branş dernekleri, branşları içerisinde çalışan hekimlerin hem iyi iletişim içerisinde olması, hem de eğitimleri, gelişmeleri için mutlaka internet ortamında çok etkin web sayfalarına, sosyal medya platformlarında aktif adımlara ihtiyaçları vardır. Bu konuda takdir ettiğim, çalışmalarını beğendiğim dernekler vardır. Türk Toraks Derneği’nin hem kendi web sayfalarını hem de sosyal medyayı etkin kullanımları açısından adımlarını tebrik ederim. Türk Cerrahi Derneği, Türk Hematoloji Derneği, Türk Nöroloji Derneği’nin de internet üzerindeki adımlarını beğenerek izlemekteyim. Tüm branş dernekleri, koruyucu hekimlik konusunda etkin bilgiler vermek, hastalarını doğru bilgilendirmek ve yönlendirmek, hekimlerinin etkin bir şekilde birlikteliğini ve eğitimini sağlamak için sadece iyi bir web sayfası değil, bunun yanında aktif bir sosyal medya projeleri, çalışmaları içerisinde olmaları gerekmektedir.
Hayat hızla akıp giderken, sosyal medya platformları da bilgisayarımızın, telefonumuzun ekranından sürekli ve hızla akıp gitmektedir. Bu hızlı akışta, mutlaka sağlık alanında da güzel adımlar, güzel projeler yapılmalı ve halkımızın daha sağlıklı bilgilere hızla ulaşması sağlanmalıdır.
Sevgi ve saygılarımla
Uzm.Dr.Erdinç Nayır