Renal (böbrek) hücreli karsinom (RHK) olarak adlandırılan böbrek kanseri genellikle ileri yaşta ortaya çıkmakta ve erkeklerde biraz daha fazla görülmektedir. Böbreğin korteks adı verilen kabuk kısmında başlar ve tüm böbrek kanserlerinin %80-90’nını oluşturmaktadır.
Nedenleri ve risk faktörleri
- En önemli çevresel faktör sigara kullanımıdır.
- Yaş ve cinsiyet: Genellikle ileri yaşta (60 yaş üstü) ve erkeklerde daha sık görülmektedir.
- Obezite, hipertansiyon
- Uzun süre idrar söktürücü ilaç veya ağrı kesici kullanma
- Arseniz, solvent, trikloretilen gibi kimyasallara maruz kalmak
- Kalıtsal hastalıkların varlığı (Von Hippel Lindau sendromu gibi)
- Diyalize bağlı gelişen böbrek kistleri varlığı
Her kanserin farklı risk faktörleri vardır. Bu risk faktörlerinin birinde olması demek o kişinin kesin bahsedilen kansere yakalanacağı anlamına gelmemektedir. Risk faktörleri olmadan da kanser hastalığına yakalanan hastaların da bulunduğu unutulmamalıdır. Risk faktörleri olan kişilerin kanser açısından farkındalığı artmalı ve doktor kontrollerini daha iyi bir şekilde yaptırmalıdır.
Belirtileri
- İdrarın koyu renkli olması, kanlı idrar olması
- Karnın yan taraflarında ağrı varlığı
- Karın bölgesinde ele gelen kitle varlığı
- Kansızlık, nedensiz ateş yüksekliği
- Halsizlik
- İştahsızlık, kilo kaybı
Tanısı
Böbrek kanseri açısından bahsedilen belirtileri olan kişilerin mutlaka hekime başvurmaları gerekmektedir. Böbrekte bir tümör şüphesi olduğunda ultrasonografi, bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MR) gibi görüntüleme tetkikleri istenilmektedir. Çekilen filmlerde eğer böbrek tümörü düşünülürse biyopsi değil direk ameliyat ile kitlenin çıkartılması planlanmakta ve kesin tanıya bu şekilde gidilmektedir.
Tedavisi
Kanser tanısı konulan hastada öncelikle hastalığın evrelemesi yapılmalıdır, yani hastalığın vücuttaki yaygınlık derecesi belirlenmelidir. Çekilen filmlerle hastalığın yaygınlığı ortaya konulmakta ve sonrasında tedavi planlanmaktadır. Tedavi planı yapılırken hastanın kan tahlilleri, hastanın yaşı, ek hastalıkları ve muayenesinde saptanan bulguları göz önünde bulundurulur. Unutulmaması gereken nokta, kanser tedavisi kişiye özgüdür, herkesin tedavisi aynı değildir.
Böbrek kanserinin en önemli tedavisi ameliyattır. Ameliyat ile kitle ile böbreğin hepsi veya kitleyle birlikte böbreğin bir kısmı çıkartılmaktadır. Bu hastalığın yerleşimine göre karar verilmektedir. Eğer tümör büyük, damarların olduğu böbreğin merkezi yerindeyse böbreğin tamamı alınması planlanmaktadır. Ancak tümör böbreğin kenarında yer alıyorsa o zaman böbreğin bir kısmı alınmaktadır. Ameliyatın uygun olmadığı hastalarda ise radyofrekans, ablasyon, kriyoterapi gibi yöntemler tercih edilebilir.
Renal hücreli karsinom dediğimiz böbrek kanseri genellikle kemoterapiye dirençli kanserlerdir. Böbrek kanserinin nadir görülen bazı alt tiplerinde diğer kanserlerde olduğu gibi kemoterapi etkili olabilmektedir.
İlerlemiş veya vücuda yayılmış safhada akıllı ilaçlar adı verdiğimiz hedefe yönelik tedaviler uygulanmaktadır. Bunlar ağız yoluyla kullanılan ilaçlardır. Hastaya göre immünoterapi adı verdiğimiz vücudun savunma sistem hücrelerinin kanser ile daha güçlü savaşmasını sağlayan ilaçlar da kullanılabilir.
Sağlıklı günler dilerim
Doç.Dr.Erdinç Nayır
Böbrek Kanseri Tedavisinde Yeni Gelişmeleri Takip Etmek İçin Tıklayınız…