Kayseri’de aile hekimleri üzerinde yapılan bir çalışma, aile hekimlerinin tükenmişlik durumunda artış olduğunu gösterdi.
Türkiye Aile Hekimliği Dergisi’nde yayınlanan bir araştırma Kayseri il merkezinde çalışan aile hekimlerinin, sistemin uygulanmaya başlamasından bu yana psikolojik durumlarının kötü etkilendiğini ve memnuniyetsizliğin artmakta olduğunu gösterdi. Çalışmanın sonuçlarına göre, aile hekimleri arasında; iş yükü ve stresinin, günlük çalışma sürelerinin arttığını; ailelerine, kendilerine ve mesleksel gelişimlerine ayırdıkları sürenin azaldığını düşünenlerin sayısı oldukça yüksek. Her dört aile hekiminden üçü hekimler arasındaki rekabetin arttığını ve etik yozlaşmanın olduğunu düşünmekte ve her beş aile hekiminden üçü tükenmişlik düzeylerinde artış olduğunu ifade etmekte.
TÜKENMİŞLİK SENDROMU NEDİR?
Tükenmişlik,” fiziksel bitkinlik, kronik yorgunluk, çaresizlik ve ümitsizlik duyguları yaşayan bireylerde olumsuz benlik kavramının gelişmesiyle beraber bireyin iş yaşamına ve diğer insanlara karşı olumsuz tutumları ile belirginleşen fiziksel, duygusal ve zihinsel bir sendrom” olarak tanımlanmaktadır. Bu sadece bireysel bir durum olmayıp kişinin iş yükünden, çalışma koşullarından, sosyal destek bulup bulamamasından ve çok sayıda başka faktörden etkilenebilmektedir. Tükenmişlik insanlara yardım hizmeti sunan ve duygusal taleplerin yoğun olduğu ortamlarda uzun süre çalışan kişilerde daha çok görülmektedir.
NEDEN AİLE HEKİMLERİ?
Ülkemizde 2010 yılı itibariyle birinci basamak sağlık sisteminde çok kapsamlı bir dönüşüm yaşanmıştır. Birinci basamak sağlık hizmetlerinin özelleştirilmesi olarak değerlendirilebilecek bu dönüşüm sonrasında aile hekimleri, çok kapsamlı on dokuz ayrı görevi yerine getirmekle yükümlü, sözleşmeli çalışan personel haline gelmiştir. Bu dönüşüm sonrasında aile hekimlerinin iş yükü ve iş stresi artmış, hekimler kendilerini meslektaşlarıyla rekabet içinde bulmuş, günlük ve aylık çalışma süreleri artmıştır. (Türkiye Aile Hekimliği Dergisi)