Kanser tedavisinde bir mucize mi?
Aronya (black chokeberry / Aronia melanocarpa) meyvesinin “kanseri önler / kansere iyi gelir” iddiaları var; fakat bilimsel veriler bu iddiaları karşılıyor mu?
Aronya meyvesi, yüksek miktarda polifenol, antosiyanin ve fenolik asit içeriyor. Bu bileşikler güçlü antioksidan özelliklere sahip; yani vücutta serbest radikallerle savaşabilme, oksidatif stres ve hücre hasarını azaltma potansiyeli var.
Laboratuvar (in vitro) ve bazı hayvan (in vivo) çalışmaları: Aronya özütü veya meyve suyu ile kanser hücrelerinin çoğalmasında azalma, hücre döngüsünde durma, apoptoz (programlı hücre ölümü) gibi etkiler gözlemlenmiş. Örneğin: kolon kanseri hücre hattında %60’a kadar büyüme inhibisyonu bildirilen çalışmalar var.
Ayrıca anti-inflamatuar etkiler, bağışıklık sistemini destekleme, oksidatif stresin azalması gibi özellikleri de saptandı.
Bu bulgular, aronya meyvesinin “kanser hücre büyümesini baskılayabilir / bazı koruyucu etkileri olabilir” şeklinde bir potansiyele sahip olduğunu gösteriyor. Fakat çalışmalar insan üzerinde değil, laboratuvar koşullarında hücre üzerinde ve hayvan deneylerinde olduğunu vurgulamak gerekir.
Çoğu çalışma “in vitro” (yani petri kabında, hücre kültürlerinde) ya da hayvan üzerinde yapılmıştır. Bu, insanlarda aynı etki olacağı anlamına gelmez. İnsan vücudu çok daha karmaşık bir yapıdadır.
Düzenli aronya tüketiminin kanser gelişme riskini azalttığına dair güçlü bir epidemiyolojik çalışma yoktur.
Sosyal medyada “kanser şifası” gibi abartılı iddialar yapılsa da, bilimsel literatürde bu düzeyde kesin bir sonuca ulaşılmış değildir.
SONUÇ:
Aronya meyvesi, antioksidan ve antiinflamatuvar etkilerinden dolayı sağlıklı beslenme çerçevesinde, dengeli beslenmede yer alabilir.
Yalnız mucizevi bir meyve değildir, ilaç niyetine hergün alınmaması gereklidir.
Prof.Dr.Erdinç Nayır