Türkiye genelinde 3 yıl, İstanbul’da ise yaklaşık 1.5 yıldır uygulanan aile hekimliği uygulaması sağlıkta pek çok yenilik getirdi. Ancak yenilikler yanında sorunları da ortaya çıktı. Bilgi mahremiyetiyle ilgili soru işaretleri bunun son örneği. İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Fethi Bozçalı’ya göre aile hekimlerinin bölgelerindeki gebe, bebek ve lohusa takibini yaparak kayıt altına alması, toplumda anne-çocuk sağlığına büyük katkı sağlıyor.
Ancak Bozçalı şunları da ekledi: “1. basamak koruyucu sağlık hizmetinde özelleşme olamaz, bu sıkıntı yaratır. Dünyada 1. basamak koruyucu sağlık hizmetinde, aile hekimleri hastalarına kolay ulaşabilmek için kamu, belediyeler, sivil toplum kuruluşlarıyla koordineli olarak çalışır. Yani vatandaşa sağlık sunumunu, bölgesel tabanlı ama kamu tarafından desteklenen bir, çok kurumla birlikte verir. Bizde ise aile hekimi tek başına sanki bir muayenehanede çalışan bir hekim anlamına geliyor.” Radikal aile hekimliği sisteminin artılarını ve eskilerini Bozçalı’ya sordu.
+ Vatandaş hastane kapısından sıra beklemeden, doktoruyla birebir ilişki kurarak temel sağlık hizmeti almaya başladı. Bu özellikle yaşlı, gebe, çocuk ve kronik hastalara büyük kolaylık sağladı.
+ Acil servislerdeki gereksiz kalabalığın önüne geçildi.
+ Rutin testler artık kolaylıkla yapılabiliyor.
+ Sistemde halen doktor başına 3 bin 500 – 4 bin kişi düşüyor ancak Sağlık Bakanlığı aile hekimi sayısını arttırmaya yönelik çalışmalar yapıyor.
– Aile hekimi yanında çalışan personelin sigortası, kira, elektrik, doğalgaz, tıbbi malzeme gibi işletme giderlerinden sorumlu. Yani doktor tıbbi işlerinin yanı sıra bir işletmeci-tüccara dönüşüyor.
– Özellikle büyük kentlerde, sistem hekim üzerine çok fazla sorumluluk yüklüyor. Hekimler sorumlu oldukları tüm kişilere ulaşmak zorunda olduğu için kapı kapı dolaşmak zorunda kalıyor. Aksi takdirde ‘düşük performans’ odenilerek maaşı kesiliyor.
– İstanbul’da yaklaşık 3 yıldan bu yana uygulanan GEBLİZ (Gebe ve Lohusa İzleme Sistemi), Aile hekimliği sistemine hâlâ tam olarak entegre edilemedi. Metropollerde, taşınma ve göç, sistemde aksamalara neden oluyor.
KAYNAK: Radikal – Mine Tuduk